İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ABD, PKK ile YPG’yi Ayırıyor

MİT operasyonlarıyla öldürülen PKK liderleri , Suriye-Irak sınırında geçişleri durdurma çabası , Peşmerge – PKK çatışmaları ve son dönemde ABD’li yetkililerin sıklıkla SDG ve Türkiye ile kurduğu diyalog bize bir şey anlatıyor olabilir mi ?

Türkiye, ABD’nin IŞİD’le mücadele kapsamında ana omurgası YPG tarafından oluşturulan Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) verdiği destekten uzun süredir rahatsız. ABD yeni bir Suriye stratejisi kurgulamaya çalışıyor. Bu noktada Türkiye ile beraber hareket edebilir mi üzerine de bir çalışma yaptığı ortada. Bu konuda Nisan ayının ortasından beri bir zemin arayışı görüşmelerden ve eylemlerden ortaya çıkıyor.

Biden yönetiminin son haftalarda üst düzey diplomat ve askeri yetkililerinin Kuzey Suriye’ye gitmeleri ve SDG ile görüşmeler yapmaları dikkat çekiyor. Türkiye’nin , Biden-Erdoğan görüşmesi öncesine gelen bu temaslara bir tepki vermemesi de dikkat çekilecek başka bir unsur.

Olayları geçmişten bugüne doğru gelerek anlatmakta fayda var. Tarihler 14 Nisan’ı gösterdiğinde ABD Ankara Başkonsolosluğu beklenmedik bir paylaşım yaptı. Tweette “Hatırlatma: PKK’nın kilit isimleri Murat Karayılan’ın yerini ihbar edenlere 5 milyon dolara, Cemil Bayık için 4 milyon dolara, Duran Kalkan içinse 3 milyon dolara kadar ödül verilecektir. Bilgi sağlayan kişilerin kimliği tamamen gizli tutulacaktır.” denildi.

Bu adımdan sonra Suriye sınırında PKK ile Peşmerge arasında çatışma dikkat çekici. ABD, YPG ile PKK arasındaki organik bağı koparmak istiyor olabilir mi sorusu akıllara geldi. Tamda bunun üzerine Terör örgütü PKKnın Suriye sorumlusu Sofi Nurettin, TSK ve MİT’in başarılı operasyonuyla Irak’ta etkisiz hale getirildi.

PKK’nın da son dönemde İran destekli Haşdi Şabi ile arasındaki yakınlığın artması ABD ile problemler olduğunun bir göstergesi. ABD, bölgede Suriye Demokratik Güçlerinin yapısını değiştirerek terör örgütü YPG/PKK’nın dışında yeni bir vekil güç düzenleme arayışında.

Bu sayede Türkiye’nin elinde bulunan İdlib bölgesinde bulunan ve aslen El Kaide tabanlı olan sözde ılımlı radikal İslâmcı bir grubu/grupları dönüştürmek suretiyle yeni bir muhalif güç oluşturmaya çalışıyor. Bu da Türkiye’nin SDG konusundaki itirazlarına son verebilir.

Washington açısından Türkiye’nin Barış Pınarı Operasyonu’nun ardından 2019 Ekim ayında yapılan anlaşma geçerliliğini sürdürüyor ve yeni bir askeri operasyon olmaması konusunda da Ankara ile bir mutabakatta statükonun korunması ABD açısından büyük önem taşıyor.

14 Haziran’daki Biden-Erdoğan görüşmesinde masadaki konulardan biri de Suriye. Görüşmede tarafların anlaşması durumunda masadaki strateji sahaya inebilir ve ABD ile Türkiye Suriye’de yeniden ortak hareket ederek Suriye sahasındaki İran destekli milis gruplar ile rejim unsurlarına karşı kullanılabilir.